Bill Park, King’s College, 6 Nisan 2016

6 Nisan Çarşamba günü Bilkent Otel’de gerçekleşen Bilkent Uluslararası Güvenlik ve Strateji Seminerlerinin sonuncusunda konuşmacımız, King’s College Savunma Çalışmaları bölümünden kıdemli okutman Bill Park oldu.
Bill Park, “Ortadoğu’daki Çoklu Krizler Bağlamında Türkiye-Kürdistan Bölgesel Hükümeti (KRG) İlişkileri” başlıklı konuşmasında son gelişmeleri analiz ederek ilişkinin geleceğine dair düşüncelerini aktardı. Türkiye’nin KRG ile kurumsallık dışı stratejik bir ilişki kurduğunu ifade eden Park, bu ilişkinin temelini petrol boru hattı ile PKK ile mücadelede işbirliğinin oluşturduğunu ifade etti. Bununla birlikte, Türkiye’nin Suriye rejiminin devamlılığı hakkındaki yanlış hesaplamaları, Kürt sorunuyla olan karmaşık ilişkisi, ve radikalleşmeye karşı tetikte olmamasının Türkiye’yi ‘komşularla sıfır sorun’ politikasından ve ayrıca Kürt Bölgesel Hükümeti’nden de uzaklaştırdığını iddia etti.
Türkiye-KRG ilişkilerinin kötüleşme sürecinin 2014’te IŞİD tarafından KRG’ye yöneltilen tehdit ile başladığını iddia eden Park, KRG’ye sağlanan askeri yardım konusunda Türkiye’nin diğer NATO müttefiklerine ve hatta İran’a kıyasla daha az istekli olduğunu ve ayrıca Türkiye’nin zaten sıkıntılı olan KRG ekonomisine yaptığı ekonomik yardımın azalmasının KRG’yi hayal kırıklığına uğrattığını öne sürdü.
Park, Suriye konusuyla ilgili olarak, Ankara’nın Suriye’deki cihat örgütleriyle ilişkisi, ABD tarafından yönetilen IŞİD karşıtı harekete katılmayı Temmuz 2015’e kadar reddetmesi, Suriye’deki Kürt bağımsızlığına karşı oluşu ve hatta ve Türkiye’nin Güneydoğu bölgesindeki Kürt nüfuslu bölgelerde kısıtlamalar uygulaması gibi başlıca sebeplerin Kürt Bölgesel Hükümeti’ne rahatsızlık verdiğini ileri sürdü. Kürt barış sürecinin sona ermesi ve Türkiye’nin Rojova konusundaki anlaşmazlıklar örneğinde olduğu gibi bölgedeki ihtilaflara dahil olması da Türkiye’nin Irak’takiler de dahil olmak üzere Kürtlere ilişkin endişelerinin derinliğinin sorgulanmasına neden oldu.
Park, Türkiye’nin dış politika karar alma mekanizmasının istikrarsız doğasıyla beraber bölgenin hızla değişen yapısı da dikkate alındığında, özellikle Erbil ve Bağdat arasındaki bölgesel çatışma ve KRG’nin yeniden ortaya çıkan enerji politikası hakkında gelecek tahmini yapmanın her zamankinden daha zor olduğunu belirterek sunumunu noktalamıştır.